Yorum: Kardeşimin Hikayesi – Zülfü Livaneli

7/23/2013 03:59:00 ÖS

Yorum: Kardeşimin Hikayesi – Zülfü Livaneli


Zülfü Livaneli yaptığı çalışmalar ve sanatıyla her zaman beni etkilemiştir. Kardeşimin Hikayesi’nden önce okuduğum Serenad kitabıyla gönlümde taht kurmuştu.
Kardeşimin Hikayesi ilk çıktığında herkes kitaba övgülerin yetmeyeceğinden bahsediyordu. Büyük bir merakla , heyecanla okumaya başladım. Öncelikle şunu söylemeliyim aldığıma pişman oldum. Konuşmalar yapmacık , gazetici kızın tutumu , konuşması hiç hoşuma gitmiyordu . Gazeteci kız diyorum çünkü adı en son geçiyor , merak etmelisiniz. Kızın sürekli aşağılayıcı ve suçlayıcı tavrı beni beni kitaptan soğutmaya yetti.
Emekli inşaat mühendisi ( bundada isim veremiyeceğim , versem yanlış vermek zorunda kalacağım. Biraz karmaşık oldu ama okuyanlar anlamıştır J )ile kızın arasında geçen konuşmalara göre ilerleyen roman , geçmişe yolculuğa çıkarıyor. Hikaye içinde hikaye tadı veriyor. Böylelikle kitaba daha çok bağlanıyorsunuz. Kitabı ne kadar beğenmedim desemde , kitap sürükleyici .
Bundan sonra Livaneli kitaplarını alırmıyım bilmem ama Kardeşimin Hikayesi’ni kimseye önermeyi düşünmüyorum .
O kadar güzel bir kalem, böyle bir kitap için harcanmamalıydı.
Ön yargılı olmayın !
Keyifli Okumalar !
Puanım : 3/5


Tanıtım Filmi 


Kitapdan Alıntılar 


ARKA KAPAK 

Serenad fırtınasından sonra Livaneli'den nefes kesen bir roman...

Sakin bir balıkçı köyünde genç bir kadının cinayete kurban gitmesiyle başlar her şey. Dünyadan elini eteğini çekmiş emekli inşaat mühendisiyle genç, güzel ve meraklı gazeteci kızın tanışmasına da bu cinayet vesile olur. Kurguyla gerçeğin karıştığı, duyguların en karanlık, en kuytu bölgelerine girildiği hikâye, daha doğrusu hikâye içinde hikâye de böylece başlar. Modern bir Binbir Gece Masalı'nın kapıları aralanır. Ancak bu kez Şehrazad erkektir. 

Kardeşimin Hikâyesi aşkın mutlulukta ulaşılacak son nokta olduğuna inananları bir kez daha düşünmeye davet eden, aşka, aşkın karmaşıklığına ve tehlikelerine dair nefes kesen bir roman. Her sayfada yeni bir gerçekliği keşfedecek, kuşku ile kesinliğin sınırlarında dolaşacaksınız. 

"Mantıksız gibi geliyor ama o sabah uyandığımda tuhaf bir haber alacağımı biliyordum. Karadeniz'in lacivert dalgalarıyla baş başa kalmış olan bu ıssız köyde geçen her gün birbirinin aynısı olduğu için burada insanların heyecanla konuşacağı olaylara pek sık rastlanmazdı. O günün de ötekiler gibi sessizce akıp gitmesi gerekirdi ama galiba başka şeyler olacaktı. O mahmur sabah saatlerinde bir cinayet haberi alacağımı bilmiyordum elbette ama bir haber gelecekti. Daha yataktan çıkmamıştım, gözlerim kapalıydı, arkalarında fosforlu çizgiler bırakarak yıldırım hızıyla hareket eden mor tavşanları izliyordum."


Benzer Yazılar

0 yorum

Teşekkürler

Bumerang

Bumerang - Yazarkafe